14 Şubat 2012 Salı

İLM-İ SİYASET




“Çok eski zamanlarda ülkeye nam salmış bir medrese varmış. Bu medreseden mezun olmak çok zormuş. Bir genç burada öğrenciymiş okulu birincilikle bitirmiş. Hocaları demişler ki; “- Sen çok başarılı bir öğrencisin fakat bizim ilmi siyaset diye bir dersimiz daha var bu dersi de okumanda büyük yarar var. Ancak isteğine bağlı.”

Öğrenci ise; “- Ben okulu bitirdim artık hizmet etmek istiyorum.” diyerek ayrılmış. O zamanlar araç falan yok, yaya olarak giderken karşısına bir köy çıkmış. Köye vardığında köylüler; “- Hoş geldin yabancı!” diye köy odası denen bir yerde bir yatak vermişler. Genç gece orda kaldıktan sonra ertesi gün köylülerle birlikte camiye gitmiş. Camide imam anlatıyormuş. Söylediklerinin çoğu yalan yanlış bilgilermiş.

Bizim genç medrese mezunu dayanamamış, hocaya müdahale etmiş; “- Hocaefendi senin anlattıkların böyle değil sen yalan yanlış şeyler söylüyorsun. Eyy cemaat bu hoca sahtekâr, yalancı!” demiş. Hoca bakmış köylünün gözünde itibar kaybedecek, “- Ey cemaat bu genç, aramıza nifak sokmak için gelmiş bunun katli vaciptir.” diye köylüyü gence karşı kışkırtmış bizim genç zor kurtulmuş köylülerin elinden.

Yaka paça yırtık perişan vaziyette hemen oradan hocalarına geri dönmüş. Medresede hocaları genci karşılarında o halde görünce; “- Niye geldin?” diye sormuşlar. Genç; “- İlmi siyaset dersi okumaya geldim.” demiş.

Neyse bizim genç ilmi siyaset dersini de okumuş medreseden ayrılmış. Tekrar aynı köye gitmiş tabii bu süre içinde tipini de değiştirmiş. Köyün girişinde karşılaştığı köylülere, çok ünlü hocalardan ilim tahsil ettiğini söylemiş. Köyün ileri gelenleri hürmetle karşılamışlar bu talebeyi ve köyün en güzel evinde misafir etmişler.

Ertesi gün köylülerle birlikte yine camiye gitmişler. Aynı hoca aynı şekilde yalan yanlış vaaz ediyormuş. Genç galeyana gelmiş rolünde ayağa fırlamış ve cemaate; “- Eyy cemaat demiş, bu hocanız var ya bu hocanız, böyle mübarek hoca zor bulunur ben diyorum ki, sizin hocanın sakalından bir kıl koparan cennete gider, saçından bir kıl kopartan cehennem azabı görmez.” demiş.

Bu hitap üzerine köylülerin tamamı hocadan bir kıl koparmak için hocaya saldırmışlar. Hoca köylülerin altında ezilmiş aradan da çocuğa söyleniyormuş. 
“- Seni tanıdım, sen geçen sene buraya gelen kişisin, ama bu defa İLMİ SİYASET okumuşsun.”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Strese İyi Gelen Şeyler